ICA YSS Köprüsü ve Kuzey Çevre Otoyolu Yatırım İşletmesi ev sahipliğinde, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun katılımıyla düzenlenen zirve başladı.
Zirve kapsamında konuşma gerçekleştiren Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 2053 yılı için hedefledikleri 0 emisyon doğrultusunda ulaşım odaklı sera gazı emisyonlarını sıfıra indirmeye yönelik somut adımları atmaya devam ettiklerini açıkladı.
Bakan Uraloğlu’nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
*Çok yakın bir süre önce TÜRKSAT Gölbaşı Yerleşkesi’nde 2023’te yapımına başladığımız dev güneş enerjisi santralini de tamamlayarak yılda 15 milyon kilovat saat elekttrik üretimine başladık.
*Canlıların korunması amacıyla ekolojik köprü uygulamalarının da çevre duyarlığını açısından önem arzettiğini belirtmek isterim.
*ICA Kuzey Çevre Otoyolu Yatırım İşletmesi de otoyol projelerimiz kapsamında Uskumruköy’de bir ekolojik köprü inşa etti.
*Demiryolu ağımızda da ilk ekolojik köprü Ankara-Eskişehir YHT Hattı’nda 2021’De hizmet vermeye başladı.
*Hedefimiz tabiatın gösterdiği yoldan gitmek. Yani tahrip etmeden uyum içerisinde yaşamayı başarabilmektir.
Yeşil bir Türkiye için…
*Toplam 96,7 milyon fidanı yeşil bir Türkiye için toprakla buluşturduk. Yeni orman alanları ve yeni ağaçlandırma alanlarını hayata geçirdik. Vatandaşlarımızı çevrenin ve doğal zenginliklerin korunması, kaynaklarımızın tükenebilir olduğu gerçeğini gözardı etmeden bireysel tedbirlerin alınmasına davet ediyorum.
*Çevreye zarar veren araçların karbon emisyonu 5,27 milyon ton azaltarak doğanın korunmasına katkı sağladık.
*İklim değişikliğiyle mücadele kapsamında yük ve yolcu taşımacılığında fosil yakıttan temiz enerji kullanımına geçiş zorunludur.
“TOGG’u sadece elektrikli olarak ürettik”
*TOGG’u fosil yakıtlı motorlar olmadan sadece elektrikli olarak ürettik. Artık elektrikli ve otonom araçlar hayatımızın bir gerçeği olmuş durumda.
*Deniz taşımacılığının çevreye daha duyarlı olması amacıyla uluslararası gelişmeleri de yakından takip ediyoruz. Dünyanın ticaretinin yüzde 85’lere varan oranda denizlerden yapıldığını biliyoruz.
*Hurduya ayrılan Türk bayraklı gemilerin yerine yeni gemi inşa edilmesini teşvik ediyoruz ve destekliyoruz.
“6 milyon dolarlık teşviki imzaladık”
*Yeni gemilerin ana sevk sistemleri çevre dostu enerji kaynağına dönüşecektir. Bu kapsamda “Kapıdağ” ve “Ayşenaz” isimli iki gemiye 6 milyon dolarlık teşviki imzaladık.
*Limanlarımızda kullanılan iş makinelerinde fosil yakıt yerine yenilenebilir enerji sistemlerine geçiş sürecini takip ediyoruz ve destekliyoruz. Havalimanlarımızda gerçekleşen faaliyetlerin çevresel etkilerini kontrol altına almak için 2020 yılında karbonsuz havalimanı projesini başlattık.
*Kamu, yerel yönetimler, özel sektör, STK ve milletimizin ortak çabalarıyla çevreye duyarlı, modern bir ulaşım ağını ulaştıracağız. Yarınlarımıza yaşanabilir, temiz bir dünya bırakmaya gayet edeceğiz.
*Dünya Gazetesi tarafından organize edilen bu zirvenin de Türkiye’nin iklim politikalarını belirlemede referans olacağını düşünüyorum. Dünya gazetesinin kıymetli yönetici ve mensuplarına teşekkür ederiyorum.
Türkiye’nin ‘İklim Ekonomisi Yol Haritası’ belirleniyor
DÜNYA Gazetesi tarafından organize edilen bu kapsamlı zirve serisi, Türkiye’nin iklim değişikliği ile mücadelede ulusal ve uluslararası arenada daha güçlü bir şekilde yer almasına katkı sağlayacak. Zirveler, iklim ekonomisinin farklı boyutlarını ele alarak, iş dünyası ve devlet kurumları arasında güçlü bir iş birliği zemini oluşturacak. Zirvelerin sonuçları, Türkiye’nin iklim politikalarını belirlemede ve geleceğe yönelik stratejik adımlar atmada önemli bir referans kaynağı olacak.
2024 yılı boyunca sürecek olan bu zirve serisi, Türkiye’nin iklim ekonomisi konusundaki liderlik rolünü pekiştirecek ve uluslararası alanda ses getirecek bir girişim olarak öne çıkıyor. DÜNYA Gazetesi, bu organizasyonla Türkiye’nin sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmasında önemli bir katkı sağlarken, geleceğin yeşil ekonomisinin inşasına da rehberlik ediyor. Zirvelerden elde edilen bilgiler ve sonuçlar, Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınma yolculuğunda bir mihenk taşı olacak. Zirve çıktılarının BM’ye sunulacak olan rapora dönüştürülmesi ise Türkiye’nin bu alandaki kararlılığının en somut göstergelerinden biri olarak değerlendiriliyor.
